Türkiye’nin atlattığı büyük deprem felaketinden sonra etkileyici hikayeler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerden en çok etkilenen Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde 6 katlı apartmanın 4. katında oturan Çelik ailesi yıkılan binanın enkazında kaldı.
Enkazdan 24 saat sonra kurtarılan Zehranur Çelik, 2 yeğeni annesi ve ablasıyla aynı yerde enkaz altında kaldıklarını belirterek, kendilerine enkaz altında bir yaşam üçgeni oluşturarak hayatta kaldıklarını belirtti.
Üzerlerindeki taşları molozları temizleyerek kendileri için bir alan oluşturduklarını ifade eden Çelik, o sayede rahat nefes aldıklarını ve rahatça uzanabildiklerini söyledi.
8 yaşındaki oğlunu emzirdi
Enkaz altında 24 saat kalan Zehranur Çelik ile beraber ablası, babası ve 2 yeğeni sağ çıkartılırken, eniştesi, abisi, annesi ve kardeşi hayatını kaybetti. Çelik, 5 aylık ve 8 yaşındaki iki çocuğuyla beraber enkazda kalan Ablası Ayşe Çelik’in susayan 8 yaşındaki oğlunu emzirerek susuzluğunu giderdiğini açıkladı. Medical Point hastanesinde tedavi gören Zehranur taburcu olmayı bekliyor.
“Binamız 1-2 kere sallandıktan sonra hemen çöktü”
Binalarının 1-2 sallantıdan sonra hemen çöktüğünü belirten Zehranur Çelik, “Biz Nurdağı’nda 6 katlı apartmanın 4. Katındaydık. Deprem olunca binamız çöktü. Annem ben ablam 2 tane yiyenim aynı yerdeydik.
Enkaz altında kalınca telefonlarımızın ışığıyla kendimize bir yaşam üçgeni oluşturmaya çalıştık. Birbirimizle konuşabiliyorduk bağırabiliyorduk. Yukarıda kepçelerin sesini duyuyorduk.
24 saat enkazda kaldıktan sonra bizi kurtardılar. Bizim üst katta oturan bir tane Hasan abi vardı bizim sesimizi duyuyordu. Onu kurtardıktan sonra bizi de çıkarttılar. Binamız 1-2 kere sallandıktan sonra hemen çöktü” dedi.
“Ablam 8 yaşındaki oğlun emzirerek susuzluğunu giderdi”
Zehranur Çelik, ablası Ayşe’nin susayan 8 yaşındaki oğlunu emzirerek susuzluğunu giderdiğini belirterek, “Biz enkazdayken depremler sürekli devam ediyordu. İlk şoku atlattıktan sonra telefonlarımızın ışığıyla taşları temizledik. Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturduk. Benim 5 aylık yiyenim çok ağlıyordu. 8 yaşındaki yiyenim de çok susamıştı annesi onu sütüyle beslemeye çalıştı” ifadelerini kullandı.
“Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturduk”
Enkaz altında kendilerine bir yaşam üçgeni oluşturduklarını anlatan Çelik, “Ev de 9 kişiydik. Abim, babam, kardeşim, eniştem, annem, ablam 2 yiyenim ve ben vardım. Abim kardeşim eniştem ve annem hayatını kaybetti. Ben, 2 yiyenim, ablam ve babam sağ kurtulduk.
Ben ablam ve yiyenlerimde kurduğumuz yaşam üçgeni sayesinde kurtulduk. Taşları kaldırarak kendimize bir üçgen oluşturduk. Bu sayede hem rahat nefes aldık hem de rahatça uzanabildik.
Bende ayağımdan yaralandım. Beni Medical Point Gaziantep Hastanesine getirdiler buradaki doktor ve hemşireler bana çok iyi davrandı. Bana sahip çıktılar. Allah onlardan razı olsun” şeklinde konuştu.
“Ezilmeye bağlı hayati riski vardı”
Medical Point Gaziantep Hastanesi Yoğun Bakım Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Said Aydoğan ise “Hastamız 24 saat sonra enkazdan çıkartılmıştı. Geldiğinde şuuru kapalıydı. Sol ayağında yaralanması vardı. Ağır bir yaralanmaydı. Hayati riski vardı. Hemen müdahalelerimize başladık. Plastik Cerrahımız Ufuk bey o bölgedeki ezilmeyi rahatlattı.
İlaç ve diyaliz tedavimizle hastanın düzelmesini sağladık. 20 güne yakın bir tedavimiz oldu. Artık ayak sağlığı eski haline döndü yaralarını iyileştirdik. İnşallah taburcu edeceğiz” diye konuştu.